KOCAELİ Kitap Fuarı ile ilgili arşivimde o kadar çok yazı var ki… Dile kolay, geride kalan 12 yıl…
Ve bu defa…
13. Kocaeli Kitap Fuarı…
Hemen her yıl daha da nitelikli hale gelen, hemen her yıl “ Türkiye’nin en iyi kitap fuarı” olan bu organizasyonu düzenleyenlere teşekkür ederken, geçen yılki yazımı sizlerle paylaşmak istiyorum:
***
Benimse bayramımdır o dokuz gün…
Her gün bayram sevincidir.
Erkenden sıranın pek uzun olduğu kapıdan içeri girer, lunaparktaki çocuk gibi “Acaba ilk nereye gitsem?” sorusunun yanıtını ararım.
Bir sağa, bir de sola gider ayaklarım… Bazen istemsiz koştururum. Bazen durur, çevreme bakarım.
Ellerinde kocaman poşetli insanlar görürüm… Merak ederim içindekileri… “Acaba hangilerini aldılar?” Kendime sorarım…
Bölünmüştür toplum ama ben o fuarda, koca bir ülkenin aslında kardeş olduğunu görürüm. Sağcı ile solcunun dirsekleri birbirlerine çarpar… Dindar ile az dindar çarpışır, özür dilerler saygıyla…
Hepsi oraya aittir çünkü…
Hepsi için bir şeyler vardır.
Ve o dokuz gün, benim bayramımdır.
***
Çoğu sene bir plan oluştururum aslında kendime…
“Önce sahaflar…”
Girerim sahaflara fakat o kadar çoktur ki, yarısını tamamlayamadan akşama dokunur gün… “Bari Saramago satan yayınevine bir bakayım” derim. Ben demesem de, eşim tutar kolumdan Saramago’ya götürür.
Yarım kalır sahaflar…
Ve sonra az bilindik yayınevleri…
Ardından en güçlüler…
Çaktırmadan hesap da yaparım. “İndirim yüzde otuz beş… İnternetten alsak, şu kadar olur” falan…
Bazen, balıkçının önünde bekleyen kedi gibi bakarım kitaplara ve stanttaki görevli, “Tamam, sana sekiz olsun” der…
Hâlbuki herkese sekizdir.
***
En güzeli de imza günleridir tabii ki…
O dev yazarların imza günlerinde birer mütevazılık abidesi olduklarını görürsünüz ve artan samimiyetin ardından onlara, “Fotoğrafımızı çek” diye şaka yapanlar dahi olur.
Harikulade bir ilişki kurulur yazar ve okuyucusu arasında…
Bundan;
Bayrama döner fuar…
***
Ve sonra kendi yayınevime gidip okuyucuları beklerim.
Gelirler ve kitap imzalatırlar. Ben nasıl başka bir yazarla fotoğraf çektiriyorsam; onlar da benimle çektirirler.
En güzeli de gençlerdir…
Ve Büyükşehir Belediyesi’nin taşıdığı çocuklar…
Çünkü onlar, nereye gideceğini bilen “okuyucu”dan farklıdırlar. Uzun turlar atarlar… Gördükleri yazara, kitaplarının konusunu sorarlar… Sonra kitap alırlar…
Fuarın gediklilerinin ise elinde notlar vardır:
“Önce şuraya gideceğim, sonra şuraya, ardından da çıkış…”
Bu yüzden, Kocaeli Kitap Fuarı’nın en güzel yanı, Büyükşehir Belediyesi’nin fuara öğrenci taşımak için büyük gayret sarf etmesidir.
Onlardır fuarı fuar yapan çünkü…
***
Evet, benimse bayramımdır o dokuz gün…
Lunaparktaki çocuk gibi koştururum…
Fuara günler kala başlar heyecanım…
İple çekerim…
Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür ederim.
